28 Temmuz 2011 Perşembe

sadece şu an anlamlandıramıyorumm

Neyi anlamlandıramıyorum acaba diye sormuyorumda değil kendime..
Anlamların gözümüze sokulup durduğu bir evrende acaba insan neyi anlamlandıramaz?
Bir boşluktadır napacağını bilemeden bom boş yaşarken bi de tutturur anlam veremiyorum diye oysa ki anlamın nasıl verileceğini çok iyi bilmektedir kendisi de..
Sadece galiba olup bitene anlam verememekte ya da kişilere ama niye bu kadar şaşırıyor ki en neticesinde alışmadı mı dönen dönme dolaplara evet evet gayet iyi alıştı aslında taa çocukluğunda tanıştı.
Ama keşke demiyor da değil zaman zaman...Keşke çocukluğundaki dönme dolaplara tıpa tıp benzemesi şu anın dönen dolapları..İkisi de baş döndürür,mide bulandırır...Tek bi farkının olduğunu düşünüyorum birinden keyif alırken diğerinden tiksinmek gibi...Salıncaklara da pek takıntılıyım..Ooo salıncak yaşasın tuğba sallanacak derdim ve yine keşke eskisi gibi diyebilsem..Salıncak sonuçta çocukken güzeldi..Artık şu an biliyorum ki sallanırken bile arkandan iteleyen birileri var...

7 yorum:

  1. ''Şu an biliyorum ki sallanırken bile arkandan iteleyen birileri var...''

    demişsin ya (: ''çocukken de arkandan iteleyen birileri yok muydu?'' diye geçirmedim değil içimden...

    Elbette anlatmaya çalıştığını çok iyi çıkarımsadım :). Lakin aklımda uçuşan bir şeyinde dışavurumunu icra etmek istedim.

    O zamanlar biliyoruz ki, arkamızdan iteleyen kişiler halis niyetli kişilerdi.

    Şu anda arkamızdan iteleyenler ise, art niyetli / suiniyetli insanlar...

    Dönme dolapta fizyolojik ve psikolojik olarak göreceli sanırım :). Ben ne zaman binsem, nevrim dönüyor.

    Bana keyif meyif vermiyor yani :D.

    En son belkide on yıl önce süper trene binmiştim. Onda da illallah et(tir)miştim :D.

    Aslında bir makineci olarak mekanik uyum konusunda gayet deneyimliyim ama, sanırım irtifa faktörü beni bezdiriyor.

    Bu arada irtifa dedikte, irtifa bana ''irtifak hakkı''nı çağrıştırdı. Bir hukukçu olarak bu konu merkezinde beni aydınlığa davet eder misin? :)

    ****

    Saygı ve Sevgilerle...

    YanıtlaSil
  2. güzel yerden vurdunuz teşekkürler :) tespit güzel ve hata basit :)
    aslına bakarsanız aynı şekilde bindiğim zamanlar pek keyf alamıyorum ama indiğim zaman ya da aşağıdan bakarken dönme dolaba tekrar binme arzusu beni bitiriyor :)

    yükseklik korkusuna sahibim bindiğim zamanlar bayılma derecesine gelmişliğim vardır lakin her defasında da binmişimdir böyle şeylere :)

    ayrıca hukuçu derken!?

    YanıtlaSil
  3. ehehe...

    (: vurduğumdan filan değil,

    girizgahı oradan sağlamak istediğimden...

    ben ne binmekten ne de binme eylemini gerçekleştirdikten sonra, inip diğer kişilere imrenmekten hazzediyorum :D O denli adrenalin ve ekstrem -irtifayı göz önünde bulunduraraktan- bir davranış potansiyeli bana ırak olsun :D.
    Ama tabii göreceli olduğu için; sen hazzedersin, ben hazzetmem. Sen seversin, ben çekinirim falan filan...

    Bu arada be sizi hüküm, yargı, hakim vb. hukuk terimlerini bünyesinde barındıran gönderiler yapmışsınız diye ve profilinzde ihtisas alanınızı belirtmemişsiniz diye, hukukçu zannettim :).

    Neyse artık irtifak hakkını, forumdaki hukukçu arkadaşıma danışırım :D.

    YanıtlaSil
  4. oo ayıpsınız hem de ne hazzı yükseklik korkuma rağmen yükseklerden vazgeçmeyerek çeşitli yükseklik kavramını içeren etkinliklerde baş göstermişimdir.Diyerek ben de samimi bir edayla girişi yapmış bulundum :)

    diğer yorumumda belirttiğim gibi öğretmen adayıyım :)

    umarım sorunuzun cevabını bulabilirsiniz :)

    YanıtlaSil
  5. Senlibenliceli yazıları ben de severim (:
    *DAE ilkelerini ihlal etmediğiniz sürece, benimle istediğiniz ölçüde samimi olabilirsiniz.

    Hayırdır paraşüt, pilanör, bungee jumping, micro/ultralight, akro timcilik falan mı yaptınız :D.

    (*)DAE:Denizler Altındaki Ekosistem

    D-ürüstlük
    A-nlayış
    E-şitlik

    YanıtlaSil
  6. DAE ilkelerini sevdim.

    Kaya tırmanışı,teleferik hatına benzer bir hatta kaymışlığım(adı tam olarak ney bilmiyorum) var hem de bir kaç kez..Paraşüt olayına da seyirci olmuşluğum var,denenmek için çok cesaret istediği için biraz ertelendi :)) Bungee jumpingi de çok istiyorum ama paraşüt gibi o da ertelenmiş vaziyette. :) (etelediğim şeyleri sonradan yapmışlığım çok azdır)

    YanıtlaSil
  7. DAE'ye olan sevecenliğinizden ötürü, ben de çok sevindim.

    Ayrıca DAE'yi sevmiş olmanız; onu ihtiva eden ilkelerin de taahhütünü gerçekleştirmiş olmanız anlamına gelir ki, bu da aramızdaki piramidal bağın farklı bir boyut kazanmasına tekabül eder.

    ****

    Hımm... Ne güzel ya, action tarafında varmış senin Tuğbaa :).

    Kaya tırmanışı dedin de, geçmiş bir zamanda başıma gelmiş olan, kötü bir olayı anımsattın bana :(.
    O sarp kayanın üzerinden nasıl kurtuldum hala şaşırıyorum :(.

    ''Teleferik hattına benzer'' der iken, telesiyejden bahsediyorsun sanırım :).

    Babam askerliğini paraşütçü komando olarak ifa etmiş.
    Ben daha iyi bir tarafından bahsettiğini bilmem. Bilakis hep dezavantajlarından söz eder...
    Eee.. nitekim tecrübe konuşuyor :D.

    Yok ama yok artık! daha neler. Bungee mi ? Jumping mi ? ne yaptın sen Tuğbaa (-: Tasavvurunu dahi hazmedemiyorum. Herhalde elastik iple aşağıya doğru irtifa kaybederken, mefta olurum :(.

    ****

    O zaman erteleme değil de black list ya da kendine has ütopik düşünceler olarak adlandırılabilir :).

    YanıtlaSil